Tuesday, February 27, 2007

Monday, February 26, 2007

rakı,roka,balık ohhhhhhhh/ eso no tiene traducción solamente en turco:)


cumartesi akşamı hava buz gibi, lise kankimle dedik çıkalım içimizi ısıtalım. 2 kişi de o takmış yanına 4 kişi memleket muhabbetinin dibine vurmuşuz. yanına da 1 büyük açmışız ohhh! kanki sarhoş da olmuş, kırmızı krımızı..yakışır. keyifler bomba. ne zamandır böyle keyiflenmemişim doping oldu. sarhoş sarhoş uyumak da ne keyifliymiş.

no ron no cerbeza no vino... mi bebida es RAKI. no náusea, no dolor de la cabeza... estar borracha con mucho gusto:)

Thursday, February 22, 2007

sanatsal bir gün/en la cama

örtmen dün dedi ki sende iş var ama bi daha önüme son gün yarım saatte yazılmış şeyler getirme doğru düzgün yaz dedi. saol örtmenim dedim. dersten sonra 2 kız IF film festivali kapsamında şilili bi abinin En La Cama / Yatakta isimli tabi ki ispanyolca (filmi ben seçtim çok belli oldu mu) filmini izlemeye gittik. filmde bir partide tanışıp one night stand olayına giren 2 kardeşimiz vardı.adına yakışır şekilde 85 dk boyunca yataktan çıkmadı akradaşlar. ha bi ara banyo yaptılar o kadar. tabi yatakta ne yapılır? kağıt oynamadılar 85 dakika içinde 4 kez seviştiler yanlış saymadıysam. biz de bööle seyrettik 4'ünü birden. anatomik bilgimiz arttı, gözümüz gönlümüz açıldı. oyunculuk öylesine doğaldı ki, tebrik ettik kendilerini. yalnız ben kızın her on dakikada bir bluzu giyip giyip geri çıkartmasına takıldım. yani zahmet edip giymeseydi olurdu, yoruldu. bu 85 dakikanın takribi 30 dakikası seviştiler desek, kalan 55 dakika da çen çen çen çene çaldılar gençler. ha bi de yastık savaşı yaptılar. benim filmden çıakrdığım sonuç: sadece sex diye bişey yoktur, insan evladı hayvansal içgüdülerinin yanında duygusal da bir yaratıktır ve bu yanını istese de bastıramaz, 2 tarafın da tek seferlik ve önemsiz sandığı sex aslında 2sini birbirine fena şekilde bağlar. film hayatıma ne kattı: şili aksanlı ispanyolcayı ayrımlama yetisi. yönetmene burdan saygılarımı sunarım, Gracias Matias. (kafiyeli oldu)


recommendacion: la pelicula EN LA CAMA de Matias Bize de Chile... erotica, sentimental,comica... todo lo que se puede querer:) la tema:no hay casual sexo, cada vez el sexo connecta el hombre y la mujer inevitablamente. los humanos se differencian de los animales con sus necesidades para communicar.

Monday, February 19, 2007

modern (kaktırılmış) medeni haller VS gelenekler

doğuyla batı arasındaki köprü geyiğini kenara bırakırsak, kültürel olarak doğuyla batı bizi 2 kolumuzdan asılıyor biz arada can çekişiyoruz, 2 parçaya ayrılıcaz yakında ondan korkuyorum. Ne olduğumuza karar veremedik bir türlü, doğulu muyuz batılı mı...
amerikan gençlik dizileri, öp benili fransız romantizmleri, hey girl çılgınlığı içinde ilk gençliğine atlayan gençler için karşı cinsle flört bir oyun aslında. anneden-babadan gizlenen telefon konuşmaları, hatıra defterleri,ilk biranın içildiği gizli partiler,"anneler babalar çok geri kafalı canım" kendini bi halt sanmaları arasında gençlik kendi hayal kültürünü oluşturuyor. ama türkiyenin doğusunda bir genç kız telefonda okul arkadaşıyla konuştu diye öldürüldü. babalar istiyor ki kızlar iyi koca bulsun ama işten çıkınca hemen eve gelsinler, erkekler sex yapmak istiyor ama karıları bakire olsun,sokaktaki kırolara göre sokaktaki yalnız her dişi taciz edilebilir bu yüzden kızkardeşleri evden çıkmasın,kimi aileler istiyor ki çocukları okusun öğrensin bilgilensin kültürlensin ama 25 dedin mi ev insanı olsun çoluk çocuk yetiştirsin, taksitti sigortaydı çeyizdi zıkkımdı düşünsün dursun. Hem rahat iş bulsun hem çok kazansın. Okul birincisi olsun kızlar ama kariyerlerini ailelerine tercih etmesin,evinin kadını olmayı bilsin, o eğitimi bok yemeye yapsın. Koca mı lazım? Onların onayını alsın, compatibility test uygulasın adama, aşk maşk karıştırmasın şarkılarda olur o.
Bireysel özgürlük, irade, seçme şansı, karar verme yetisi, kişisel prensipler, kişilik, idealler, hayaller, duygular hem olsun hem olmasın.
Ben kültüre, kültürsüzlüğe, yozlaşmış kültüre,çağa, zamana kızmıyorum. Ben insanlara kendi hatalarını yapma şansı vermeyen (çünkü hata yapıp kuyruk bacakların arasında dönünce orda olmayacaklarını hissettiriyorlar) , hatta günahına bile karışan, sadece utanç-övünç hisleri ile bağlanmış, anayı babayı çocuğuna destek olmaktan men eden çarpık çurpuk aile yapısına kızıyorum. insanların kendini en yakınından saklamak zorunda bırakan garip değer yargılarına kızıyorum.
Peki değiştirme gücü bende var mı? Bi büyücü Oz lazım...

porque las familias no dejan a los ninos equivocarse? quiero sufrir de mis errores porque son mis decisiones. y mi vida consiste de mis decisiones. y YO quiero vivir la vida mia, no la vida de otros. es no justo?

Thursday, February 15, 2007

2.hafta,ilk okuma/la segunda semana,el primero examen


yazdık koca bir ödev (pardon egzersiz) aldık elimize gittik. newcommer olarak ilk sen oku dediler saolsunlar. sesim yamula elim titreye heyecanla okudum. bitirip kafamı kaldırdığımda tüm sınıftan toplu bir gülüşme sesi geldi. ay dediler ne güzel okudun ne güzel ses rengin var.. yahu kardeşim diksiyon dersi mi bu yazıdan haber verin yazıdan....çok sempatik yazmışsın dediler pek sevdik. hoca baktı gülümseyerek: ilk seferden çok yüklenmicem dedi. eyvah dedim hiç beğenmedi. şurası şöle burası böle ama altında iş var dedi. çalışıcaz dedi. eh saol bi yetenek var yani dedim. saolsunlar sınıf arkadaşlarım da pek bi moral verdiler. bakalım bu hafta aşama kaydedebilecek miyiz...
bu arada hala çay molasında ne dediklerini anlamıyorum.3 cümlelik dialogta 10 tane yazar 50 tane kitap ismi geçiriyolar. yahu bu insanlar 24 saat kitap mı okuyo nasıl yetişiyolar cık cık....

la primera vez he leido un texto mio en la classe. continuo a escribir, a la gente le gusta mi texto-si no es mentira:)

Wednesday, February 14, 2007

Sevgililer günü/St Valentine's day/El dia de San Valentin


hüzünlenmiyoruz, gülücükler saçıyoruz,akşam yazı atölyemize gidiyoruz,yaptığımız ilk ödevi hocaya sunuyor,tepkilerini bekliyoruz,teşvikiyedeki mağaza vitrinlerinde cıvıklaştırılmış romantizme bulanıyoruz, evimize gelip yeni ödevimizi yazıyoruz,kestane yiyoruz.geç olunca da tumba yatak yapıyoruz.noldu? sevgililer günü hasarsız atlatıldı!

just pretend the day is like any ordinary day, dont give a clue that you are jealous of the romantic couples..

Monday, February 12, 2007

the babies in my life/los bebes en mi vida









Ceyda..my niece/mi sobrina

















Thomas.. my spiritual nephew/mi sobrino futuro.

birthday/cumpleaño...February 9


one day of the year that i see how lucky i am to have my little group of REAL friends. cake, home made mojito,lots of chat and smily faces. what else do you need to celebrate?

arkidişler son 1259 doğum günümde beraberdik (aynı kadro ama dikkatinizi çekerim) allah 5738. doğum günümde de başımdan eksik etmesin sizleri. burdan hepinize merci beaucoup

Thursday, February 8, 2007

starting out.....

haven't felt to be the most ignorant one in a group of people for a loooong looong time. ok i certainly got the 2nd place or the 3rd, but THE FIRST.... where? at the literary writing workshop i began to attend yesterday. got dizzy trying to catch every little word spoken in the room and take notes. just cant believe how far i have been to this READING thing all this time. cant believe i forgot how much i enjoyed drawning in books. not to mention WRITING... gotta work hard little lady,you HAVE GOT TO WORK HARD!