hayatımın gidişatı üzerindeki irademi tamamıyla yitirmiş gibilerden bir hiscikler gelip gelip gittiğinden içime, bu aralar tesadüfen milletin bana fal bakası tutar durur. kahveyi severim-allah başımdan eksik etmesin- ama falcı bacı kılıklı insan türü genelde bana pek yakın durmazdı. son zamanlarda ne zaman -bize 3 orta kahve- diyecek olsak ortamda "ay bilmem kim senin bir falına baksın" işgüzarı birileri bulunur oldu. e vallahi böyle eğlenceye hayır dediğim görülmemiştir. istemem yan cebime koy tavrıyla fincanı çeviriveririm. işin garibi bu birbirini ve genlede beni tanımayan falcı bacıların ortak bir paydada buluşması ki tesadüf düzeyini aşar mı aşmaz mı o batıl inanç kapasitesine bağlı yorumlayanın. demem o ki 3 vakte kadar bana uzuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuun bir yol görünüyor. artık nerelere bilemem. fal o kadar da tüyo vermedi. acaba şu ispanyaya yaptığım iş başvuruları mi diyecek oluyorum, fala inanmaktan utanıyorum... kahrolsun bilimsel düşünce, yaşasın mahalle arası teyze kültürü.
if you believe in fortunetelling- which i have tendency to believe in these days- my coffee pot says that i am gonna take a loooooooooooooooooooong long jurney to somewhere unknown. why not believe that?
2 comments:
o fallardan biri de bizim evde bakilmamis miydi? sadece yol mu vardi ben başka şeyler de hatirliyorum..
evet de biz ortak noktaları belirttik heralde cicim. bak vallahi çıkacak mıdır nedir.
Post a Comment